INTRODUCTION: Social media platforms, as areas where individuals meet around a common interest and purpose, have found members wherever the internet is available because they are interactive and their use does not require technical skills. The aim of this study is to bring up and explain the concepts of digital violence (cyberbullying as an umbrella term), hate speech, and hate crime; to examine the causative factors, and to contribute to the literature by sharing possible solutions.
METHODS: The sample of the study consisted of a hundred and fifty-five students from different type of high school in Ankara province in 2021–2022 academic year. While selecting the students in the sample, it was paid attention that students had foreign language speaking anxiety and “English Speaking Anxiety Scale” was conducted to them. The data of this study were analysed in SPSS through t-test and Anova which are “Descriptive Statistical Techniques”.
RESULTS: According to the findings of the study, it was concluded that the girls have anxiety more than the boys in high schools. There is no meaningful difference according to school types. Beside, it was observed that the pupils who got foreign language educatıon in different areas except school have less anxiety than the others who did not get.
DISCUSSION AND CONCLUSION: According to the findings of the research, it has been determined that the female students have higher level of speaking foreign language anxiety than male ones. It is also observed that school type does not have a meaningful effect on speaking foreign language anxiety while support educatıon on foreign language does.
GİRİŞ ve AMAÇ: Bu araştırmanın amacı, ortaöğretim öğrencilerinde; cinsiyet, eğitim alınan okul türü ve öğrencinin yabancı dil destek eğitimi almış olmasının yabancı dil konuşma kaygısı üzerindeki ilişkisini incelemektir.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Araştırmada, Ankara il merkezindeki farklı türlerden liselerin 9. sınıfında eğitim görmekte olan tarama yöntemiyle seçilmiş 155 öğrenciye İngilizce Konuşma Kaygısı Ölçeği (İKKÖ) uygulanmıştır. Zaman ve mali kaynaklar konusundaki sınırlılıklar nedeniyle evrenin içinde yer alan, özellikleri ve verdikleri cevaplar açısından evreni yansıtabilecek bir örneklem grubu oluşturulmuştur. Elde edilen veriler nicel analiz yöntemlerinden olan betimsel istatistikler (t testi, ANOVA) ile yorumlanmıştır. Çalışmaya katılan öğrencilerin İngilizce konuşma kaygı düzeylerinin değişkenlere göre farklılaşma durumları incelenmiştir.
BULGULAR: Araştırma sonuçları, kız öğrencilerin İngilizce konuşma kaygı düzeylerinin erkek öğrencilerden daha fazla olduğunu göstermektedir. Okul türünün yabancı dil konuşma kaygısı üzerinde anlamlı bir etkisi gözlenmemişken, öğrenenin yabancı dilde aldığı destek eğitiminin yabancı dil konuşma kaygısını azalttığı gözlemlenmiştir.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Ortaöğretim öğrencilerinde yabancı dil konuşma kaygısı ile cinsiyet, okul türü ve yabancı dil eğitim geçmişi ilişkisi düzeyini incelemek amacı ile yapılan bu araştırma 155 öğrenci üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırma bulguları, yabancı dil konuşma kaygısının cinsiyete göre anlamlı bir farklılık gösterdiğini ve kız öğrencilerin konuşma kaygısının, erkek öğrencilere göre daha yüksek olduğunu ortaya koymaktadır.